25 Nisan 2012

Yapışkanlı folyo ile dolap yenileme...

    Yine uzun bir ara, yine yayınlanmayı bekleyen işler... Onlar bekleyedursun ben fırsat bulup değil yazı yayınlamak bloga pek giremiyorum bile. Geçici dahi olsa öğretmenlik kolay değilmiş onu anladım:)
     Neyse dönelim konumuza. Bu sefer ki malzemelerimiz kolay ama iş biraz zor:) Malzemeler şöyle ki; Eski, çizilmiş, çatlamış veya görünümünden sıkıldığınız bir dolap ve istediğiniz renkte bir yapışkanlı folyo.


        Dolap kapaklarını sökerek yada kapakları sökmek zor geliyorsa yalnızca kulpları çıkartarak başlıyoruz kaplama işine. Kabarcık kalmaması için yavaş yavaş ve folyo ile kapaklar arasındaki havayı alarak ilerliyoruz. Zaten zor olan kısımda bu. Kabarcık kalmadan kaplamak çok zor, yoksa yapıştırmada birşey yok.




        Biz kaplamak için mutfak dolaplarına uysun diye çok açık renk tahta desenli bir yapışkanlı folyo seçtik. Kaplama işlemi bittikten sonra isteğe bağlı olarak kulplarıda değiştirebilirsiniz. Biz plastik kulpları metaller ile değiştirdik ama 2 tane eksiğimiz var şimdilik:) Bakalım nasıl olmuş:

12 Mart 2012

Bebek Odası Kapı Süsü

             Yine uzun zaman oldu yazı yayınlamayalı. Üstelik her seferinde bir daha bu kadar ara vermeyeceğim dememe rağmen:) Blogtan uzak kaldığım bu zamanda tabanını da kendim hazırladığım bir kapı süsü yaptım.
              ( Bu arada diğer kapı süslerimi de görmek isterseniz buyrun: isme özel kapı süsü, strafor kapı süsü )


                    Gördüğünüz kapı süsü apartmanımıza yeni taşınan minik komşumuz için, kendisi henüz
5 günlük:)  Başka bloglarda gördükçe hoşuma gidiyordu bebek odası için hazırlanmış kapı süsleri, denemek istedim ben de. Tabii gördüklerim kadar güzel olmadı ama yine de ehh fena olmadı değil mi?:) Bakalım nasıl yapmışım?

                         Önce 5-6 sayfa gazete kağıdını üstüste kalacak şekilde rulo haline getirdim ve sıklaşması için ters yöne doğru büktüm.


                      Ardından üzerine kuşe kağıtlı bir dergi de ekleyip tamamını yuvarlak hale getirdim.


              Sonrasında çevresinden 2-3 kez bant geçirerek hem sağlamlaştırdım hem de yuvarlak şeklin oluşmasını sağladım.(tam yuvarlak olmadı ama:))


               Sonrasında üzerini beyaz kurdelayla kaplayacağım için gazete kağıdındaki yazılar alttan görünmesin diye bir kat maskeleme bandı da denen beyaz bant ile kapladım.

               Son olarak en uğraştıran ama en eğlenceli kısmı süsleme... Ama dedimya eğlenceli diye, aceleyle bir an önce bitsin derken o kısımları fotoğraflamayı unuttum:) Süslemek için yuvarlak şeklin etrafına önce beyaz kurdelayı dolayarak yapıştırdım ama çok sade göründü gözüme. Bu yüzden bir kat da beyaz tül kapladım. Sonrasında keçeden(aslında renkli temizlik bezlerinden:)) bebeğimizin ismini ve kalpleri kestim. En sonu da malum hepsini yapıştır, boncuk ekle, fiyonk ekle derken işte hazır:


18 Şubat 2012

Marshmallowdan Şeker Hamuru Yapımı ve Kurabiyeler


        Uzun zamandır hep özenerek bakıyordum şeker hamuruyla çeşit çeşit, şekil şekil süslenmiş pastalara, kurabiyelere ama bir türlü cesaret edip deneyememiştim. O kadar uğraşıp sonunda beceremeyip hepsini atmak, uğraştığınla kalmak vardı...
        Sonunda marsmallow şekerleri eriterek de şeker hamuru elde edilebileceğini öğrenince karar verdim yapmaya.


    Şeker Hamuru:
 

               Marshmallowu nereden bulabiliriz derseniz farklı markalara ait ürünler de vardır belki ama Haribo'nun bu pembe ve beyaz renkli marshmallow şekerini Bim marketlerde bulabilirsiniz. (Tarifi öğrendiğim sitelerin çoğunda 3 paket şekerden yapılmış ancak ben becerememekten korkup denemek amaçlı sadece 1paket aldım ve okuduğum tarifteki malzemeleri de 1/3 olacak şekilde ekledim.)

               İlk olarak aldığımız marshmallow şekeri renklerine göre ayırdım. Ardından benmari usulü eritecek şekilde kapları su dolu tencere içine yerleştirdim. Orta ateşte ve arada bir karışarak şekerlerin erimesini bekledim.(Su kaynarken kapların içine su kaçmamasına dikkat edin.)

             
                  Erimeye başlayan şeker sakız gibi bir kıvam alıyor. Ardından eriyen şekerlere 1,5 yemek kaşığı su (1 paket olduğu için), bir çimdik tuz (çimdik ne garip kelimedir öyle) ve 1 bardak pudra şekeri ilave ederek yoğurmaya başladım. Aldığım tarife göre yumuşak ama ele yapışmayacak bir hamur elde etmeliydim ancak ben kıvamı yakalayamadığım ve elime yapışmaya devam ettiği için o kıvama kadar pudra şekeri eklemeye devam ettim. Bu sırada ellerime sakız gibi yapışan hamura baktıkça çok kez bu işe kalkıştığıma pişman oldum.:) Sonunda iyice yoğurduktan sonra kıvamı tutturunca top haline getirip şu şekilde hamurlar elde ettim:


                     Yanlış hatırlamıyorsam paketten 25 pembe, 20 beyaz şeker çıkmıştı. Bu yüzden pembe şeker hamurum daha fazla oldu. Hamuru yaptıktan sonra üzerine çok az margarin sürüp strech film ile kapladım.(Margarin hamurun strech filme yapışmaması için...) Bu şekilde 1 gün oda sıcaklığında bekleyen hamurumuzu artık kullanabiliriz.


    Kurabiye:

            Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki eğer şeker hamuruyla kurabiyelerinizi süslemek istiyorsanız çok iyi bildiğiniz yada çok lezzetli yaptığınızı düşündüğünüz tarifler olsa da hamurun pişerken yayılmaması ve uzun süre dayanıklı olması açısından bu tarif tavsiye ediliyor"muş". Ben de bilmiyordum ancak denedikten sonra zaten bu kurabiye tarifine bayıldım. Hem çok kolay, hem kısa sürede oluyor, hem de çok lezzetli. Sadece şeker hamuru için değil normal zamanda da yapmak isteyebileceğim bir tarif. Şöyle ki:

           125 gram yumuşamış tereyağ ve 1+1/4 su bardağı pudra şekeri mikserle krema kıvamına gelene dek karıştırılır. 1 yumurta eklenir ve karışana kadar karıştırılır. Üzerine 1 tepeleme tatlı kaşıpı tarçın eklenir, yine karışana kadar karıştırılır. 2 tepeleme yemek kaşığı nişasta ve 4 su bardağı un da eklenerek elle yoğurulur. Yarım saat buzdolabında bekletildikten sonra unlanmış zeminde açılan hamur kalıplarla şekillendirilir.
180 derece fırında 10-15 dakika kadar pişirilir. Sonucunda da hem misss gibi tarçın kokulu hem de ağız da dağılan kurabiyeler elde edilir.

                 Hem şeker hamurumuz hem de kurabiyelerimiz hazır olduğuna göre geldik en uğraştırıcı ama en eğlenceli kısım olan süslemeye... Önce şeker hamurlarının kurabiye üzerine yapışması için kurabiye üzerine sulandırılmış bal sürüyoruz, gerisi ise biraz yetenek ve biraz hayal gücü...

                NOT: Kabul ediyorum hamur, kurabiye tamam da bu süsleme işini beceremedim. Bu yüzden bir kaç farklı şekil dışında hepsini kurabiye kalıbım ile kalp şeklinde süsleyip kolaya kaçtım.





                      (Çiçek üzerindeki çizgiler eşimin de sandığı gibi hamurun sertleşip çatlamasından değil, kendimce yapraklara bıçakla damar çizmeye çalışıp tabii ki becerememekten. :))


                  Tanıştırayım bu da arap bacı. :))))

                  


9 Şubat 2012

Balon, ip, tutkal...

     Balon, ip, tutkal üçlüsünden ne yapıldığını çoğu kişi biliyordur belki, hatta pek çok kişi de uyguladı bu çalışmayı ama yine de bilmeyenler için detaylı olarak paylaşmak istedim.

     Evimizde antrede 3 tane avize bağlanacak yer var. 3üne de aynı avizeyi almak gerekiyordu ancak biz bu evde kalıcı değiliz. Daha sonra gittiğimiz evde kullanamama ihtimalini düşünüp antreye avize almak istemedim. Yalnız ampül haliyle de hoş görünmeyince aklıma balon, ip, tutkal üçlüsü geldi, sıvadım kolları. :)

     Öncelikle malzemelere bakıyoruz her zaman olduğu gibi:) (Not: Resimler alıntıdır.)

     Herhangi bir büyüklükte, tam yuvarlak şekil alabilen bir balon,
     Avizemiz bittiğinde olmasını istediğimiz renkteki bir örgü ipi(ince olmamak şartıyla başka iplerde olabilir),
     Ahşap tutkalı da denilen beyaz tutkal.





        İlk olarak beyaz tutkalı bir kapta biraz sulandırdım. Ardından ipi tutkala batırdıktan sonra ipte kalan fazla tutkalı elimle sıyırdım. İpi, tam bir yuvarlak şekil alana kadar şişirdiğim balonun etrafına dolamaya başladım.




           İstenen sıklıkta ip doladıktan sonra balonu kurumaya bıraktım. Kuruması yaklaşık 2-3 gün kadar sürüyor. (Not: Kurutma işlemi sırasında balonun altına gazete sermekte fayda var, çünkü tutkal damlayabiliyor.)

          2-3 gün sonunda ipler tamamen sertleştiğinde balonu patlattım. Patlattığım balon iplere yapışık olduğundan dikkatlice balonu iplerden ayırdım. Tavana asmak için küçük bir kısım kestim ve patlamış balonu da buradan çıkarttım. Şimdi asalım bakalım nasıl olmuş:)



Bu da yanarken;





7 Şubat 2012

Yine, yeni taç...

     Uzuuun zaman oldu buraya yazı yazmayalı. Tatille birlikte blog da tatil oldu bir nevi :) Ama şimdiden sonra sırasıyla yeni işleri yayınlamalı, hem yapmalı hem yayınlayıp fikir alışverişine devam etmeli...

     Bu yayınladığım iş aslında basit ve kolay ama yine de geri dönüşüm kategorisine girdiği için görülmeye değebilir?:)

      Kendileri yine küçük kız kardeşime yapılmış bir taç. Malzemeler ise 8 ay önce kınamda kullandığım güllü kına eldiveni, süsleri düşmüş boş kalmış bir taç ve yapıştırıcı...


         Böyle bir kına eldiveninin arkasındaki pamuklu kısmı ve lastikli kısmını söktüm. Sadece gül kısmı kaldığında taca yapıştırdım o kadar... Ortaya da böyle birşey çıktı:)



Bu da kardeşim ve yeni tacı:)



14 Ocak 2012

Eski mumları değerlendirelim

Ne zamandır aklımda olan bir işti bu. Mumlar birer ikişer küçülmeye, yanmamaya yada ortaları açıldıkça onları yakayım derken ben yanmaya başladığımda karar vermiştim ama bir türlü yapamamıştım. Nihayet yapıp fotoğraflayıp paylaşabiliyorum.

Öncelikle malzemelerimizi görelim:) (Ben mumun kahve kokmasını istediğim için biraz kahve koydum siz farklı kokularda kullanabilirsiniz.)



İlk olarak mumlarımızı kolay eritebilmek için küçük parçalara ayırıyoruz ve benmari usulü eriteceğimiz kabın içine dolduruyoruz. Ben kap olarak kavanoz kullandım ama mum daha dökerken bile donup leke bıraktığı ve temizlemesi zor olduğu için salça, peynir kutusu gibi kullanıldıktan sonra atılabilir kaplar daha iyi olur.



Ardından parçalara ayırdığımız mumun büyüklüğüne göre değişen süre de tenceremizde kaynayan su içerisinde kavanozumuzu bekletip mumları eritiyoruz.


Sonrasında eriyen mumlarımızın içine kahvemizi yada kokmasını istediğimiz kokumuzu döküp karıştırıyoruz. Ardından mumlarımız için yeni mumluklar seçiyoruz. :) Ben bunun için büyükçe kullanmadığım bir tuzluk ve küçük dikiş iplik seti kutusunu kullandım:


Seçtiğimiz mumluklarımızın dibine küçük plakalar ile fitil yerleştiriyoruz. Plaka olmazsa fitiller havada kalır yada mum içerisine düşebilir. Bu arada ben eski mumumdan çıkan fitili kullandım ama fitil hazır olarak hobi marketlerde de satılıyor yada yorgan ipi gibi bir ipi muma batırıp çıkardığımızda da aynı şeyi elde edebiliriz.
Son olarak eriyen mumlarımızı kaplarına doldurup donmalarını bekliyoruz ve işte hazır:

    
Bir de yakalım bakalım nasıl gözüküyor:)



Kahve kokuyor mu diye soracak olursanız ilk yandığında çok az kokuyor bu da sanırım kahvelerin eşit şekilde karışmamasından. Ama yanmaya devam ettikçe güzel kokuyor. :)



7 Ocak 2012

"Bir Yastıkta" Buzdolabı Magneti



                                                   
                    
        Şimdi demeyin bu küçük şey ne işe yarar ki:) Kendileri bir buzdolabı süsü. Eskiden uzun yastıklar olurmuş ya hani, çiftler yatakta upuzun tek bir yastığa koyarlarmış başlarını ve zaten buradan gelmiş yeni evlenen çiftlere "Bir Yastıkta Kocayın" temennisi. Artık o yastıklardan kalmadı ama minyatürünü yaparak nostalji yapmak istedim:) (Aslında her renk ve çoook sayıda yapacaktım ama tembellik...;))

         Öncelikle istediğiniz renklerde saten kurdela, ortası için beyaz kurdela, küçük hazır dantel/güpür (ki bunların da çok fazla çeşidi var) ve magnet gerekli. İçi için istediğim renkteki sateni elyafla(kumaş yada sünger parçacıkları da olabilir) doldurup diktim. Ardından danteli beyaz kurdelayla birleştirip beyaz kurdelayı da küçük yastığın içinden geçeceği şekilde diktim. Son olarak magnet gerekliydi, magnet olmadığı için hani şu restaurantların buzdolabı üzeri reklamları olur ya onlardan yastıklarımızın arkasına yapıştırdım ve işte hazırdı:)


                                    
                                                          

23 Aralık 2011

Peçete Halkaları

Aslında bunları yapalı neredeyse 1 yıl oluyor ama o zamanlar blog sahibi değildim:) Peçete halkalarımı yapmaya başlamadan önce bitmiş alüminyum folyo ve streç film rulolarını kestim. Sağlam bir zemine ihtiyacım olduğu için onları seçtim ama çok sert oldukları için keserken epey zorlamışlardı. Eşit aralıklarla 8 tane parça kestikten sonra her bir parçanın etrafında kurdela gezdirip yapıştırdım. Ardından üstünede boncukçularda her çeşidi bulunabilen bir süs yapıştırdım ve sonunda kullanıma hazırdılar:)




1 Aralık 2011

Süslü kutu :)

           Davetiyelerimin içinde geldiği davetiye kutum bir gün işe yarar diye kenara ayrılmıştı. :) Fotoğraflarımızı koymak için bir bölmeye-çekmeceye vs ihtiyaç vardı ama malesef hepsi doluydu.Bende bu davetiye kutusunu saten kumaş ile kapladım, üzerini kalan dantel parçası ile süsledim ve:

Böyle bir kutu,
                                                                     bu hale geldi:

19 Kasım 2011

Düğün Anı Defteri ve Kalemi

          Aslında düğün-nikah sezonu geçti ama ancak paylaşabildim. Yine de fikir olur belki anı defterini kendi yapmak isteyenlere. Düğünüm Mayıs ayındaydı ve düğün öncesi diğer ayrıntıları olduğu gibi anı defterini de düşünüp başta almaya karar vermiştim. Ancak sadece kalem için bile ederinden fazla fiyatlar konduğunu görünce sıvadım kolları. :)




                                     Önce kırtasiyeden çizgisiz bir defter aldım: 2 TL
                                     Ardından düz beyaz saten kumaş: 2 TL ve
                                     Kalemin ucuna takmak için tüyler: 1,5 TL
                               Gerisi ise var olan parça fransız danteli, taşlar ve kurdela



                 Yapılışını malesef fotoğraflamamıştım ama anlatayım: 

                İlk olarak düz beyaz saten kumaşı sıcak silikonla yapıştırarak defteri kapladım. Üzerine elimdeki parça fransız dantelini yapıştırdım. Son olarakta isimlerimizin baş harflerini oluşturacak şekilde küçük taşları...

                Kalem ise çok daha basit. Herhangi bir tükenmez kalemin tepesine tüylerin saplarını yapıştırdım. Sağlam olması için sapların olduğu kısımda kalemin etrafından birkaç kez bant geçirdim. Sonrası ise sıcak silikonla kurdelayı etrafında döndürerek yapıştırmak... Birde süslü olsun diye taş ilavesi, o kadar :)
 
                Şimdi arkadaşlarımın akrabalarımın güzel dileklerini, anılarımızı saklıyor kendileri:)

18 Kasım 2011

Stickerlarım

        Öncelikle merhaba. Evimin ve ihtiyacı olan her yerin boş işler müdürü olarak görev yaptığımdan :) benim işim geriye dönüştürmek yada yeni birşeyler üretmek. :)

        Bu aralar da stickerlara merak saldım. Tabi bazı sitelerde yapan arkadaşlardan gördüklerimde örnek oldu. Biraz uğraştırdı ama eğlenceliydi. En küçüğü dalgıç olmasına rağmen en çok da o uğraştırdı aslında. Çizmek, çizdiğimi kesince düzeltmek vs zaman aldı.
 

         Siyah düz renk ve kırmızı düz renk 1TL'den birer metre kendinden yapışkanlı kağıt aldım. 
3 sticker yaptım ama 3ü bittiğinde elimdeki kağıtların yarısı hala duruyordu. Bakalım kalan yarısınada bişeyler yaparım belki:) 

        Yapılışlarına gelince; şablon yok ama sadece balıkadamı internette gördüğüm bir benzerine baka baka çizip keserek yaptım. Diğerleri ise düz yada yuvarlak kesilmiş yapışkanlı kağıtların kafamdaki şekle göre yapıştırılmasından oluşuyor. Kardanadamın ağzı, gözleri, göbeği zaten irili ufaklı yuvarlaklar, elleri, yüzündeki ve göbeğindeki kenar çizgileri ise düz kesilmiş yapışkanlı kağıtları meyilli yapıştırarak yaptım. Semazende aynı şekilde... Sadece kardanadamın şapkasını, semazenin kavuğunu ve sakalını yapışkanlı kağıt arkasına şekil çizip keserek yaptım. Hepsi bu kadar:)

İşte bu buzdolabımı süsleyen kardanadamım:) Kırmızı şapkasını yapana kadar gayet karizmatikti:) Şapka onu biraz bozdu ama bakalım belki fötr şapkaya çeviririm sonra:) 



  
Bu da klozet üstündeki dalgıçım;


 
Ve bu da antreye yaptığım semazenim;




Biri kardanadam, biri dalgıç, biri semazen. Ev adam doldu sanki ama olsun bence güzel oldu:))